(work

iş, meşgale.
hard work: ağır/zor iş. Noun
çalışma, meşguliyet. Noun
iş, görev, vazife, memuriyet.
My work is in medicine/as a doctor. I go to work at 9.
to look
for work: memuriyet/iş aramak.
Noun
emek, el işi.
It takes a lot of work to build a house: Bir ev yapmak için çok emek harcamak gerekir. Noun
çalışma yeri. Noun
eser, yapıt, kitap.
a work of art. literary works. The works of Shakespeare.
the works of God:
doğa, evren, kâinat, tabiat.
Noun
yapı: bina, köprü vb. Noun
tahkimat (duvar, kale, hendek vb.). Noun
iş. Noun, Physics
iş+.
work clothes: iş elbisesi. Adjective
çalış(tır)mak, iş yap(tır)mak.
She works her employees hard. Verb
işle(t)mek, faal olmak, emek sarfetmek.
She worked a needlepoint cushion: İğne işi yastık işledi. Verb
uğraş(tır)mak, meşgul olmak/etmek. Verb
görevli/ vazifeli olmak, memuriyeti olmak. Verb
başarılı olmak, başarmak, iyi sonuç vermek.
My plan did not work: Plânım başarılı olmadı. Verb
etkilemek, tesir etmek.
it won't work: olmaz, yürümez. Verb
güçlükle yürümek/ hareket etmek.
the ship works to winwards. Verb
çözmek, halletmek. Verb
aldatmak. Verb
isteklerine alet etmek, kullanmak. Verb
meydana getirmek. Verb
şekil vermek. Verb
mayala(n)mak.
this dough works slowly. Verb
heyecanını tahrik etmek.
to work a crowd into a frenzy. Verb
tamamlanmış iş
sanat işi
montaj hattı işi
montaj
(US) eksper işi
götürü iş
bölme işi
kendi düzenli işleri dışında çalışan kişileri çalıştırma
vergi kaçırmak amacıyla
yan iş
(Br) büro işi
temizlik işleri Noun
büro işleri Noun
tahsil işi
(kartvizit vb) küçük baskı işleri Noun
yapıcı iş
götürü iş sözleşmesi
(US) götürü iş sözleşmesi
(US) götürü iş
toplu çalışma
telif hakkına tabi eser Noun, Law
danışma işi
yaratıcılık isteyen iş
ısmarlama iş
gündüz vardiyası Noun
iskele işi
hazırlık işi
çizim
tasarım
detay işi
geliştirme işi
vitrin dekorasyon işi
işlemek Verb
eşek gibi günlük çalışma
eşek gibi çalışma
toprak işi
redaksiyon
redaksiyon işi
fazla iş
yöneticilik işi
uzman işi
usta işi
araştırma işi
ilave iş
fabrika işi
çiftlik işi
kötü işçilik
kaliteli işçilik
iş takibi
taslak
temel
yarım haftalık iş
ağır iş
ağır iş
can sıkıcı iş
kanunsuz iş
kaçak iş
sanayicilik
geçme
doğramacı işi
laboratuvar çalışması
(baskı) kötü dizilmiş yazı
yazınsal yapıt
dava işi
az kârlı iş
götürü iş
makine işi
iş yaratmak Verb
idari iş
entegre devre şablonları Noun
usta işi
metotlu çalışma
temiz
titiz iş
boşta
büro işi
açıkta işlenen ocak
dışarıda yapılan iş
kendi işi
ücretli iş
yarım günlük iş
yarımgün çalışma
kazık temelli ev
ön çalışma
hazırlık işleri Noun
hazırlık çalışması Noun
hazırlık işleri Noun
hazırlık çalışması Noun
mahkûmların hapishane de yaptıkları eşyalar
üretim işi
üretken iş
mesleki iş
uzmanlık işi
işi terketmek Verb
rölyef
onarım
rutin iş
can kurtaran
bilimsel araştırma eseri
araştırma işi
işe yeniden başlamak Verb
acele iş
düşük ücret verilen iş
grevci yerine çalışma
mevsime bağlı iş
sekreterlik
oturarak yapılan iş
seri imalat
acele iş
vardiyalı iş
kısa iş
uzmanlık işi
işe soyunmak Verb
işe başlamak Verb
muntazam iş
depo işi
taşeronluk
taşaronluk işi
işi tatil etmek Verb
sistemli iş
parça işi
götürü iş
takım çalışması Noun
verim
mesleki çalışma
silah ve teçhizat işleri Noun
pis iş
… işi, -den yapılmış.
needlework: iğne işi.
woodwork/brickwork: tahtadan/tuğladan yapılmış.

housework: ev işi.
Suffix
… ödevi.
homework: ev ödevi. Suffix
-sanatı, -cilik.
paperwork: kırtasiyecilik. Suffix
iş kazası Noun, Occupational Safety
iş karşısındaki davranış
hizmet akdi , hizmet sözleşmesi
iş yaratma
yorgunluk eğrisi
iş günü
işten kaçan
iş elemanları Noun
çalışma ortamı Noun, Employment
demiryolu hattı alet ve edevatı
iş ahlakı Noun, Management
Çalışma kütüğü Information Technology
fabrika işçisi kız
iş eldiveni
çalışma yöntemi
didinmek Verb
çok çalışmak Verb
alın teri dökmek Verb
iş güvensizliği
çalışma tesisleri Noun
iş yolculuğu
çalışma süresi hesabı
çalışma direktifi
iş emri Noun, Management
mesaiye kalmak Verb, Management
fazla mesai yapmak Verb, Management
çalışma izni Noun, Employment
iş programı Noun, Management
çalışma yeri
işsizlik yardımı
iş yavaşlatma
istemeyerek çalışan
tembel
etkili olmak Verb
etkisini hissettirmek Verb
kurtulmak Verb
ortaya çıkmak Verb
çalışma kartı
etkilemek Verb
çalışma şevki
çok etkili olmak Verb
kısmen imal edilmiş mallar ya da kısmen tamamlanmış sözleşmeler